büyük sorun

Sens de "büyük sorun" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 10 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
General
1	General	büyük sorun	big problem n.
The biggest problem is mainly with liver and heart transplants. En büyük sorun karaciğer ve kalp nakillerinde yaşanıyor. More Sentences
2	General	büyük sorun	great problem n.
But we need to know that the proposed solution is not the cause of even greater problems. Ancak önerilen çözümün daha büyük sorunlara yol açmayacağını bilmemiz gerekiyor. More Sentences
3	General	büyük sorun	big trouble n.
Every time, they cause a big trouble in the mission. Her seferinde görevde büyük sorun çıkarıyorlar. More Sentences
4	General	büyük sorun	enormous problem n.
This has created enormous problems in our decision-making and reporting back to Parliament. Bu durum karar alma ve Parlamento'ya raporlama süreçlerimizde büyük sorunlar yaratmaktadır. More Sentences
5	General	büyük sorun	major problem n.
We take the view that major problems are adequately addressed by the use of persuasion. Büyük sorunların ikna yoluyla yeterince ele alınabileceği görüşündeyiz. More Sentences
Colloquial
6	Colloquial	büyük sorun	a whole thing n.
7	Colloquial	büyük sorun	hell/the devil to pay n.
Idioms
8	Idioms	büyük sorun	the devil to pay n.
9	Idioms	büyük sorun	double-trouble n.
British Slang
10	British Slang	büyük sorun	deep shit n.

Sens de "büyük sorun" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 4 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
Colloquial
1	Colloquial	küçük bir sorundan evrilen büyük sorun	federal case n.
Idioms
2	Idioms	büyük felakete yol açan küçük sorun/hata	a rift in the lute n.
3	Idioms	ileride büyük sorun yaratacak hareket	a hostage to fortune [uk] n.
Slang
4	Slang	büyük sorun/problem	holy stink n.